TÖRKİŞ ANALARIN KABUSU : POSTMODERN BİR YEDİRME YA DA YEDİRMEME, İŞTE BÜTÜN MESELE HİKAYESİ

Katı olan her şey buharlaşıyor, tıpkı Karl Marx'ın Komünist Manifesto'da dediği gibi. 

"Dünyada hepimiz sallantılı, korkuluksuz bir köprüde yürür gibiyiz. Tutunacak bir şey olmadı mı, insan yuvarlanır. Tramvaydaki tutamaklar gibi. Uzanır tutunurlar. Kimi zenginliğine tutunur; kimi müdürlüğüne; kimi işine; sanatına. Çocuklarına tutunanlar da vardır."*

Evet, bir iletişim uzmanı ANNE olarak, yukarıdaki düşüncelerin tümüne yüzde yüz katılıyorum: 

Katı olan her şey, blender sağolsun, buharlaşıp püre haline getiriliyor, elma elmalıktan çıkıyor, portakal desen, asitli olduğu için püre mamalığa hiçbir zaman terfi edemiyor.  

Öğle yemeğinde patates, havuç, kabak, domates, biber, patlıcan; meyve saatinde, elma, armut, muz, şeftali, kulak memesi kıvamında  büyük bir sabırsızlıkla yoğruluyor...

Sağ salim, püren pak yedirsek de kurtulsak Yarabbim, biz analara güç ver!!!

Pipolar ve elmalar farklılaşıyor. Elma artık bildiğimiz elma, pipo artık, o bildiğimiz pipo değildir. İyi de bu bir pipo değilse öyleyse nedir? 
PİRZOLA!!!

Relax relax da güzelim nasıl bağlanacağız sukünet moduna günde üç posta bu cücelerin ağzına mama tıkmakla cebelleşirken!!! 

Ah ahh bu konuda yalnız olduğumu hiç zannetmiyorum, bütün Törkiş Anaların kabusu:

YEDİRMEK YA DA YEDİRMEMEK

İŞTE BÜTÜN MESELE! 

KAMUSAL ALANDA MI

YOKSA ÖZEL ALANDA MI BESİLEMEK

YANİ BEBENİN DAHA DA KASMAMASI İÇİN

ISSIZ VE TEHNA BİR ODAYA TIKILMAK MI

YOKSA REZİL OLMAK PAHASINA

FOOD COURT'TA MI DENEMEK ŞANSIMIZI

SABAH KAHVALTI SAATLERİNE

DENK GELEN CAILLOU'YLA BİRLİKTE Mİ

YOKSA CAILLOU'SUZ MU AĞZINA TEPMEK

PÜRE YAPMAK VEYA YAPMAMAK

ARKADAŞLARIMIZIN PÜRE YÜZÜNDEN

YEMİYOR BU ÇOCUK ÖĞÜDÜNÜ

DİKKATE ALMAK VEYA

BU VE BENZERİ EFTEN PÜFTEN TAVSİYELERE

KULAĞINI TIKAMAK

BÜTÜN BU SAYDIKLARIMA KARŞIN

HALA AĞZINI AÇMIYOR VEYA

LAV GİBİ PÜSKÜRTÜYORSA ŞAYET

BAŞKA BİR ODAYA KAÇIP

BİR NEBZE OLSUN RAHATLAMAK ADINA

SAÇLARIMIZI KÖKTEN YOLMAK MI

YOKSA "NE HALİN VARSA GÖR BE

NANKÖR ÇOCUK,

AFRİKADA BEBEKLER SENİN REDDETTİĞİN

BU MAMALARI BULAMADIKLARI İÇİN

HAYATLARINI KAYBEDİYORLAR" DEYİP

KÜÇÜK BEYİN ŞAŞKIN BAKIŞLARINA ALDIRMAKSIZIN

MAMA SANDALYESİNİN ÖNÜNDE

ZIRIL ZIRIL AĞLAMAK MI 

VEYA

SON ALTERNATİF OLARAK BENİM FAVORİM:

TOPU KUTSAL ANNEANNEYE ATMAK VE

 SPOR MERKEZİNE KOŞUP

HIRSIMIZI ALABİLMEK İÇİN

1000 KALORİ YAKMAK MI ÇÖZÜM!!!

Hiç aldanmayın öyle ağzı kulaklarında yediğine, içi sizi, dışı beni yakar...

Ya üstteki resimde olduğu gibi olağanüstü bir vesile (anneannesinin doğumgünü) vardır kaşık tutmak için ya da "ben çok uslu bir çocuğum pozu" vermektedir. 

Son derece bilinçli kameralara oynamaktadır küçük serseri...

Sıra mama yerken poz vermeye gelince, üstlerine yoktur, devir imaj devri çocukları onlar çünkü, ama fotoğraf karelerinin dışında neler yaşandığını zavallı anaları bilir. Nitekim benim ipadimin talihsiz ekranı, kalıcı mercimek, yoğurt ve muz lekeleriyle bezeli!!!

Zaten partnerim Baba Bey'den de süper bir destek gördüğüm söylenemez hani...

CAN'avar hastayken gece 32 kere kalkarsınız, BABA ise kimbilir kaçıncı rüyasında yattığı yerden "pişş pişşş pişşşş" diyerek kendince bebek avutmakla yetinir. 

Sabahleyin hasbel kader gözaltlarınız biraz mor gözükür yahut kahvaltıda elinizde olmadan azıcık bitkin bir imaj sergilerseniz şayet, 

"Ne oldu, nen var sabahın köründe ne bu surat" diyerek provoke etmeye çalışır sizi:) 

"Ne olacak kocacığım oğlan dün gece ÇOOK huysuzlandı ya..."

"Hep ben kalktım yahu! Bir de utanmadan sabah sabah bana hava basıyorsun"

"Tatlı Pep'im, niye öyle diyorsun Allah Aşkına, sen rüyanda, benim de duyabileceğim şekilde piş piş pişlerken bebeyi, ben sana 1000 tur bindirmiştim!" 

"Bırak ya, 24 saat şikayet var bu evde, her öğünde söylenecek ve iştahımı kaçıracak bir şeyler buluyorsun mutlaka... 

Kadın değil misiniz işte, hepiniz aynı, bayılıyorsunuz erkeklerin pamuk kalbine çomak sokmaya! 

Annesin sen artık, ANNE, bunu kafana sok! 

Benim anam neler çekti be üç oğlan büyütürken kimbilir... 

Bi de bizimkine bak: 

Hazır bezler, 3000 liralık yeni jenerasyon puset ki o paraya ikinci el Şahin alınıp modifiye edilebilir, ipad mucizesi ve mini bir METROSEKSÜEL GARDROP"

"Erkek adama bu sezonun modası neon renklerde bir çeyiz düzdüğün yetmezmiş gibi, bir de, bir elin yağda bir elin balda söyleniyorsun 7/24..." 

"Bi saniye beni dinler misin KOCACIĞIM, lütfen..."

"Ne dinleyeceğim kızım hep aynı nakarat... 

Asıl sen beni iyi dinle şimdi: 

Londra'da daha rahat alışveriş yapabilmek aşkına, çocuğu anana kakalarsın, 

sonra eğitim şart mottosunu bahane ederek 

20 aylık kreşe gönderirsin bebeyi böylece; 

kokoş arkadaşlarınla gezecek zaman ayırırsın kendine..."

"Bir dakika bir dakika..."

"Beyefendi orada bir dur bakalım! 

Geçen gün sen değil miydin, iyi ki bu çocuğu kreşe gönderdik bak şimdi kendi kendine çatal bıçak kullanarak tam bir Mon Cher edasıyla yemek yiyor, henüz iki yaşını bile doldurmamasına rağmen arkadaşlarıyla doğumgünü kutlamaları yapıyor, üstelik parmak boyası gibi bizim evde altından kalkamayacağımız aktivitelere katılıyor yuvada" diyen???

"Bak bak benim söylediklerimi yeri gelince nasıl da çarpıtıp üste çıkmaya çalışıyor. 

Demek istediğim eskiden anasının ipadle yedirmeye çalıştığı bebe, şimdi kendini kurtardı da Baby Einstein'sız götürüyor mamaları o kadar, kelalaka kreşle... 

Daha sayayım mı!"

EYVAH ÇOCUKLAR DUYMASIN'DAKİ HALUK'a dönüşüverince aniden Pep,

"Haklısın kocacığım, haydi kahvaltımıza dönelim" deyip kestirip atıyorum.

Çünkü böyle durumlarda en kaçınılmaz sonuç, "BEN BİLMEM BEYİM BİLİR" MOTTOSUNU BENİMSEMEK, ay pardon, Şuliş'imin de bana öğüt verdiği üzere BENİMSİYORMUŞ GİBİ YAPMAK: 

"Hı hı diyeceksin kızım erkeklere, boşuna laf salatası yapıp French manikürünü bozmaya  değmez".

Ne demiş Your Babycare Bible, yemesin aç kalsın da burnu sürtsün CAN'avarın, aklı başına gelir er ya da geç...
Ağzına sağlık be İngiliz Ekolü...

* (http://postmodernizm.blogspot.com/2011/12/kat-olan-her-sey-buharlasyor.html)
** Ceci n'est pas une pipe. Bu bir pipo değildir.